13 Eylül 2012 Perşembe

Uygun Mantolama Boyası Seçimi Nasıl Yapılır?


Dış cephe boyası olarakta bilinen Mantolama boyası dış yalıtım sistemlerinin en son aşaması olarak uygulanmaktadır. Dış yalıtım yapılmamış betonarme binalarda enerji kaybının karşılıklı olarak % 60′ a  kadar çıktığı bilinmektedir ve dış yalıtım sistemlerinin uygulandığı binalar da sadece enerji tasarrufu sayesinde üç ile beş yıl arasında yalıtım uygulaması kendisini amorti etmektedir. Mantolama uygulaması ile dış yalıtımı yapılmış binaların en üst yüzeyine, isteğe bağlı olarak dış cephe boyası olarak ta bilinen, akrilik esaslı Mantolama boyası hafif sıvanın üzerine rulo ile uygulanır.

Mantolama boyası, mantolamanın üzerine uygulandığında birçok teknik ayrıntıya dikkat etmek gerekir, uygun şekilde uygulanmaması halinde maksimum verim sağlanamadığı gibi mantolamaya da zarar verebilir. Mantolama boyasının izolasyon levhalarının her metrekaresine ölçülerek saptanan oranlarda maksimum basınç uygulayacağı şekilde uygulanması gerenmektedir. Bu ölçümlerin yapılmadan tatbik edilmesi, izolasyon levhaların ağırlığı ve basıncı kaldıramayarak düşmesine sebep olabilir. Birçok teknik detaya sahip ve uzmanlık gerektiren dış yalıtım sistemlerinin uygulanması, mantolama boyasına kadar ki süreçte sadece kaliteli ve en pahalı malzemeleri kullanarak en doğru sonuca ulaşmak mümkün değildir. En doğru ve uzun ömürlü sonuca ulaşmak doğru malzemenin, doğru yüzeye, ve en doğru tekniklerle uygulanması ile elde edilebilir.

İstenilen renkte uygulanabilir olması ve en dışta koruyucu bir kat oluşturması sebepleri ile mutlaka uygulanması tavsiye edilir. Mantolama boyası, dış yalıtım sisteminin üzerine metrekare hesabı yapılarak ve çeşitli kalınlarda sürülebilir. Mantolama boyası, uygulanmış olan dış yalıtım sisteminin alt aşamalarını, yani hafif sıvayı, donatı filtresini ve izolasyon plakalarını tam olarak kaplayarak, uygulamanın kullanım ömrünü uzatmaktadır. Yılların etkisi ile yıpranması sebebiyle veya renk değişikliği ve dekoratif istekler doğrultusunda, isteğe bağlı olarak dış yalıtım sistemlerinin, mantolama boyaları yeniden uygulanabilir. Günümüz de teknolojinin ilerleyişine bağlı olarak, çok gelişmiş dış yalıtım sistemleri, mantolama boyası konusunda da kararsız kalmanıza neden olacak kadar çok çeşitli renk seçeneklerine sahip. Mantolama boyası yalıtım esas alınarak akrilik hammaddelerden özel olarak üretilir.

Betonarme binalara dış yalıtım sistemleri uygulatarak hem yüksek oranda enerji tasarrufu sağlayıp hem de mantoloma boyası sayesinde binanızın şık bir dış görünüme sahip olmasını sağlayabilirsiniz.

11 Eylül 2012 Salı

Polonya’dan Davet Var


Polonya ile Türkiye arasındaki ticari ilişkileri geliştirmeyi amaçladıklarını ifade eden Ticaret ve Yatırımı Geliştirme Bölümü 1. Müsteşarı Witold Prandota, Başkentli yatırımcıları yenilenebilir enerji, bioyakıt, altyapı, makine ekipman, tarım ve turizm sektörlerinde Polonya’da yatırıma davet etti.

POLONYA’nın Ankara Büyükelçiliği Ticaret ve Yatırımı Geliştirme Bölümü 1. Müsteşarı Witold Prandota, başta Başkentli olmak üzere Türk müteşebbisleri yenilenebilir enerji, bioyakıt, altyapı, makine ekipman, tarım ve turizm sektörlerinde Polonya’da yatırıma davet etti.
Ankara Hürriyet’e konuşan Witold Prandota, Türkiye-Polonya arasındaki ticari ve diplomatik ilişkilerin 2014’te 600. yılını dolduracağını belirterek, “Amacımız iki ülke arasındaki ticari ilişkileri geliştirmek. Bu konuda ASO ve ATO ile işbirliği yapıyor, destek alıyoruz. Öncelikle Türk firmaları Polonya’daki fuarlara katılmaları için teşvik etmek istiyoruz” dedi.
Ticaret hacmi 5 milyar dolar
Türkiye-Polonya arasındaki dış ticaret hacminin geçtiğimiz yıl 5.24 milyar doları bulduğunu, bu rakamın 3 milyar 490 milyon dolarlık kısmının Polonya’nın Türkiye’ye, 1.75 milyar dolarlık kısmının da Türkiye’nin Polonya’ya ihracatını içerdiğini kaydeden Prandota, “Polonya’da daha çok İstanbullu işadamları tanınıyor. Ancak Ankara’da da çok önemli girişimci ve yatırımcılar var. Potansiyel iş alanları var ama Polonya Türkler tarafından çok fazla bilinmiyor” ifadelerini kullandı.
Yeşil enerji yatırımına destek
Polonya’daki yatırımların başında yeşil enerji alanını çok önemsediklerini dile getiren Prandota, bu konuyla ilgili kasım ayında Başkent’te “yeşil enerji” temalı seminer düzenleyeceklerini söyledi. Polonya’nın genellikle kömür kullanarak enerji ürettiğini anlatan Prandota, “Polonya’daki yatırımlarda en büyük alan yeşil enerji alanı olacaktır. HES, rüzgar ve güneş enerjisi ile bioyakıt türü enerji alanlarında da yatırımları destekliyoruz” dedi.
Polonya’dan AB desteği
Türkiye’nin Avrupa Birliği süreci hakkında Ankara Hürriyet muhabirinin sorularını da yanıtlayan Ticaret ve Yatırımı Geliştirme Bölümü 1. Müsteşarı Witold Prandota, şunları söyledi:
“Türkiye Avrupa Birliği’ne girdikten sonra daha sıkı ilişkiler olacaktır. Türkiye’nin girmesi Avrupa Birliği için de son derece önemli. Türkiye’nin Avrupa Birliği için attığı her adımı Polonya destekliyor. Avrupa’nın şu anki problemi gelişimin azalması. Bu konuda Türkiye yardımcı olabilir diye düşünüyorum.”
Kaynak: Hürriyet

9 Eylül 2012 Pazar

TÜRKİYE GÜNEŞ ENERJİSİ POTANSİYEL ATLASI


Güneş Modeli :
Türkiye Güneş Modeli , Coğrafi Bilgi Sistemi nde kullanılan “ESRI Solar Radiation Model“ ve aşağıdaki temel parametreler kullanılarak hazırlanmıştır.
ü  Eğim-Bakı-Gölgelenme Hesaplamaları için,  Türkiye 1/100.000’lik topoğrafik haritadan üretilmiş yatayda 500m x 500m grid boyutlarına sahip Sayısal Yükseklik Modeli (DEM)
ü  Türkiye 36-42 Derece Enlem Değerlerine Ait Alanlar
ü  Gökyüzü Açıklılık İndexi (Sky Size Index)
ü  32 yönde Zenit ve Azimut Açıları
ü  Açık ve Kapalı Gökyüzü Hesaplama Metodları
ü  Modelde kullanılacak parametrelerin hesaplanması ve model kalibrasyonun yapılması için EİE ve DMİ istasyonalarında 1985 - 2006 yıllarına ait ölçüm yapılan 22 yıllık saatlik güneş ölçüm değerleri
ü  Gökyüzü Işık İletim Katsayısı (Transmittivity) ve Gökyüzü Açıklılığı(Diffuse Proportion)
ü  Yezyüzü Güneş Işını Yansıtma Değerleri (Surface Albedo)
Modelin Kullanılaması sonucunda, 12 aya ait günlük değerlerden elde edilen aylık ortalamaları içeren aşağıdaki bilgiler 500m x 500 m grid haritası olarak elde edilmiştir.
Ø  Toplam Güneş Radyasyonu(kwh/m2-gün)
Ø  Direkt Güneş Radyasyonu(kwh/m2-gün)
Ø  Difüz Güneş Radyasyonu(kwh/m2-gün)

Türkiye’de Günes Enerjisi Potansiyeli

Ülkemiz, cografi konumu nedeniyle sahip oldugu günes enerjisi potansiyeli açısından birçok
ülkeye göre sanslı durumdadır. Günesten dünyaya saniyede yaklasık olarak 170 milyon MW enerji
gelmektedir. Türkiye'nin yıllık enerji üretiminin 100 milyon MW oldugu düsünülürse bir saniyede
dünyaya gelen günes enerjisi, Türkiye'nin enerji üretiminin 1.700 katıdır.Devlet Meteoroloji ,sleri
Genel Müdürlügünde (DM,) mevcut bulunan 1966-1982 yıllarında ölçülen güneslenme süresi ve
ısınım siddeti verilerinden yararlanarak E,E tarafından yapılan çalısmaya göre Türkiye'nin ortalama
yıllık toplam güneslenme süresi 2640 saat (günlük toplam 7,2 saat), ortalama toplam ısınım siddeti
1.311 kWh/m²-yıl (günlük toplam 3,6 kWh/m²) oldugu tespit edilmistir. Türkiye, 110 gün gibi yüksek
bir günes enerjisi potansiyeline sahiptir ve gerekli yatırımların yapılması halinde Türkiye yılda birim
metre karesinden ortalama olarak 1.100 kWh’lik günes enerjisi üretebilir Türkiye'nin en fazla günes enerjisi alan bölgesi Güneydogu Anadolu Bölgesi olup, bunu Akdeniz Bölgesi izlemektedir.
Türkiye’nin en çok ve en az günes enerjisi üretilecek ayları sırası ileHaziran ve Aralık olmaktadır. Bölgeler arasında ise öncelikle Güneydogu Anadolu ve Akdenizsahilleri gelmektedir. Günes enerjisi üretiminin yok denecek kadar az oldugu Karadeniz bölgesidısında yılda birim metre kareden 1.100 kWh’lik enerji üretilebilir ve toplam günesli saat miktarı ise 2.640 saattir. Buna göre Türkiye’de toplam olarak yıllık alınan enerji miktarı ise yaklasık 1015 kW saat kadardır

Ülkemiz günes enerjisi potansiyeli bakımından iyi durumda olmasına ragmen ne yazık ki bu
potansiyeli yeterince etkin ve yaygın kullanamamaktadır. Bunun sebebi olarak kurumlar arası
koordinasyon eksikligi ve simdiye kadar devletin bu konuda bir tesvik uygulamamıs olması
gösterilebilir. Ancak buna ragmen ülkemizde Günes enerjisi hakkındaki çalısmalar oldukça uzun
zamandır yapılmaktadır. Kamu kurum ve kuruluslarında, üniversitelerimizde, konu ile ilgili kurulmus
vakıf ve derneklerde günes enerjisinden etkin biçimde faydalanmak için çalısmalar sürdürülmektedir.
TSE günes enerjisi ile standartları çıkarmaya baslamıs olup ayrıca TÜB,TAK tarafından düzenlenen
ilk günes arabaları yarısı geçtigimiz sene yapılmıs olup ikincisi bu sene düzenlenecektir. Ve konu ile
ilgili olarak ilk kanun 10.05.2005 tarihinde 5346 sayı ile “Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik
Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına ,liskin Kanun” [11] olarak çıkarılmıstır.
Simdiye kadar yapılmıs çalısmaların ve edinilen tecrübelerin uygulamaya aktarılması ve bir
düzen çerçevesinde yapılabilmesi için günes enerjisi ile ilgili bagımsız bir üst koordinasyon kurulunun
kurulması ve bu kurulun bu konuda çalısan ve faaliyet gösteren tarafları bir araya getirip bilgi
alısverisini saglaması ve gerekli kanuni düzenlemelerin yapılmasını saglamasının gerekliligi ortadadır.
Türkiye’de günes enerjisinin kullanımı (sıcak su elde edilmesi dısında) genelde bilinmemekte,
tanıtımı yapılmamakta ve devletçe tesvik edilmemektedir. Dolayısıyla, bu konuda hizmet verecek
mühendislik, müsavirlik ve müteahhitlik firmaları ve ilgili sanayi gelisememektedir. ,lk yatırım
giderleri yüksek olan, ancak yakıt masraflarının olmaması nedeniyle isletme masrafları bulunmayan
çevre ile uyumlu, günes kaynaklı enerji üretim sistemlerinin gerçeklestirilmesi için gerekli uzun vadeli finansman imkânı saglandıgında bu teknolojiler gelisecek ve enerji darbogazlarının konusuldugu
ülkemizde bu kaynaktan en üst seviyede faydalanmanın yolu açılmıs olacaktır.
Ayrıca Devletçe, sadece günes pillerinin degil diger günes enerjisinden faydalanma
yöntemlerinin de tanıtılması, tesvik edilmesi ve gerekli kanuni düzenlemelerin yapılması gereklidir